Okullarda Şiddet

Eskiden okulda şiddet deyince ilk akla gelen öğretmen ve okul idaresinin öğrenciler üzerindeki baskıcı ve zarar verici tutumları olmaktaydı. Günümüzde ise bu algının değişmeye başladığını görüyoruz. Artık okullarda şiddet deyince, her gün gazetelerde yer alan “öğretmenlere velinin saldırması ya da okul içerisinde öğrencilerin birbirine ve öğretmenlere gösterdikleri şiddet içerikli davranış” haberleri gelmekte.

Şiddette Birçok Faktör Öne Çıkar

Bunun sebeplerini incelediğimizde pek çok faktör bulabilmek mümkün. Şiddete sebep olacak faktörlere baktığımızda başta günümüz aile yapısındaki köklü değişiklikler göze çarpmaktadır. Anne-babaların “benim yapamadığımı çocuğum yapsın” mantığıyla, çocuklarının her isteklerini gerçekleştirmeye çalışmakta olduklarını görüyoruz. Bu şekilde yetişen çocuklar kendi isteklerinin her zaman gerçekleşmeyebileceği ile ilgili bir algı oluşturamayarak, isteklerini kontrol edememektedir. Böylece çeşitli nedenlerle çocuğun istekleri okulda karşılanmadığında, fiziksel ve psikolojik olarak şiddet uygulamaktan çocuk çekinmemektedir.

Çocuk Okulu Tehdit Olarak Görürse

Anne-babalar açısından bakacak olursak, anne-babaların okula karşı güvensiz olduğu, bunun sonucu olarak da okulda kendisinin ve çocuğunun karşılaştığı her durumu tehdit olarak algıladığı görülmektedir.

Şiddeti Disiplin Yöntemi Olarak Görmek

Şiddetin bir diğer boyutunu öğretmenler oluşturmaktadır. Öğretmenlerin şiddeti disiplin yöntemi olarak görmeleri, öğrenci ve velilerin düşüncelerine değer vermemesi sözel ya da fiziksel şiddet ile sonuçlanmaktadır. Şiddet sorunlarının yaşanmaması için, her okul mensubunun başta “kişilere insan oldukları için değer vermeleri” ve “her birey ile doğru iletişim kurmaya özen göstermeleri” gereklidir.

Yaşlara göre okullarda görülen şiddet çeşitleri nelerdir?

1. Okul öncesi dönem:

Öğrenciler arasında görülen şiddet olaylarında art niyet yoktur. Bu dönemde şiddet davranışlarının oluşmasının sebebi çocuğun duygu ve dürtü kontrolünü sağlayamamasıdır. Ancak şiddet davranışında art niyet olmaması buna izin verilmesi anlamına gelmez. Çocuklar okula başladığında bazı anne babalar “sana biri vurursa sende vur” gibi çözüm yollarını çocuklarına öğreterek, sorun ile karşılaştığında bunu yapmalarını öğütlemektedir. Bu durum çocuğunuzun şiddet davranışlarını görmezden gelmenize sebep olabilir ve çocuk bunu her zaman çözüm olarak kullanmaya çalışabilir. Bunun yerine çocuğunuza, kimlerden nasıl yardım alabileceğini anlatmanız daha akıllıca bir yöntem olacaktır.

2. Okul çağı dönemi:

İlkokulun ilk sınıflarında daha çok fiziksel şiddet görülürken yaş ilerledikçe “sözel şiddet”te (alay etmek, iğnelemek ve aşağılamak) yaygın olarak görülmeye başlamaktadır. 4. Sınıflarda ise bu şiddet içerikli davranışlara gruptan dışlama şeklinde psikolojik şiddette eşlik etmeye başlar.

3. Ergenlik dönemi:

Bu yaş döneminde çocuklar bedensel ve duygusal bir değişim yaşamaları nedeniyle daha agresif bir tutum sergileyebilirler. Bu sebeple ergenlik, şiddetin en fazla görüldüğü dönemdir. Teknolojinin hızla gelişmesi ve her çocuğun bu yaş dönemlerinde interneti daha aktif şekilde kullanmasıyla birlikte elektronik şiddet (email, mesaj, facebook, twitter üzerinden karşı tarafa zarar verici söylemler paylaşmak şekilde görülen) türü de ortaya çıkmaktadır. Çocuklar yaptıkları elektronik şiddetin sonuçlarının nereye varacağı ile ilgili bir fikre sahip olamayabilirler. Bu tür şiddetin önlenmesi için sizin anne-babaların vereceği bilgiler ve okul rehberlik servisinin konu ile ilgili vereceği eğitimler çocukların farkındalık kazanmalarını sağlayacaktır.

Ergenlikte cinsellik ile ilgili konularda aşırı bir merak duyulmaya başlanır. Çocukların doğru bilgilere ulaşamamaları, okullarda cinsel şiddetin de yaşanmasına neden olabilir. Bu şiddet türünün yaşanmaması için çocuğunuzu bilgilendirmek ve eğitmek, şiddetin sonuçları ile ilgili konuşmak şiddetin önlenmesi için oldukça önemlidir.

Bu makalemiz ilginizi çekebilir; Okullarda şiddetin önlemesi için neler yapılmalı?