Şubat... Tatil mi, Fırsat mı, Eziyet mi?
20 Ocak’tan itibaren 14 günlük bir ara tatil sürecine giriyoruz. Karneler alınıyor ve bir dönemin değerlendirmesi önünüze geliyor. Çocuğunuzun öğretmeniyle sağlıklı bir iletişiminiz var ise beklentinizden farklı bir karneyle karşılaşmamışsınızdır muhtemelen. Karne o dönem öğretimi yapılan bilgi ve becerilerin genel bir değerlendirmesi diye düşünebiliriz. Tatilinizin yönünü belirleyecek bir pusula değil 2. Yarıyıl için rehberlik edecek bir araç olabilir belki.
Yarı yıl tatili, şubat tatili, sömestr tatili… Nasıl adlandırırsak adlandıralım anlamı şu; tatil. Bir dinlenme ve rahatlama süreci. Bir fırsat olabilir bu süreç ama saatlerce nefes almadan ders çalışmak için değil elbette. Yeni deneyimler yaşamak için güzel bir fırsat olabilir. Buyrun size tatil fırsatları;
Çalışan bir anne-babaysanız çocuğunuza yine sadece hafta sonları zaman ayırabileceğinizin farkındayız. Genelde yarı yıl tatillerinde evlere anneanne-babaanne dedeler gelir ve çocuklar için tam bir şenlik olur tatil. Çalışıyor olsanız dahi evde çocuğunuzla ilgilenecek olan yetişkinle çocuğunuzun güzel bir tatil programı yapmasını sağlayabilirsiniz.
Sömestrde mutlaka bir iki çocuk filmi girer vizyona. Çocuk tiyatroları ve sahne sanatları renklenir tatillerde. Eğer çocuğunuz ilgiliyse bir gününüzü sinema ya da tiyatro için ayırabilirsiniz. İstanbul’daysanız vapurla mutlaka karşıya geçip bulunduğunuz yakanın karşısına denk gelen yakadaki tarihi bir yeri ziyaret edebilir, dönüşte bir İstanbul haritası alıp eve gittiğinizde yeni haritanızda gittiğiniz bölgeyi işaretleyebilirsiniz. Daha sonraki günler için gidilecek, daha önce görülmemiş bir semt belirleyip beraber internetten o semte dair kısa bir araştırma yapabilirsiniz. Nesi ünlüdür? Tarihi nedir? İsmi nereden geliyor vb..
Bir gün mutlaka alışverişe gidin ama market alışverişi değil. Semt pazarına gidin beraber alışveriş yapın. Eve dönün yemek uydurun . Yorgunsanız yapmayın dönüşte simitte alın pazardan aldığınız taze soğan, maydanoz, domates, salatalık, biberi yanına güzelce hazırlayıp akşam kahvaltısı yapın.
Kar yağarsa oh ne güzel tam tatil işte. Karda oynamak zaten boynunuzun borcu. Hayvanları unutmayalım hemen eve dönüp kuşlar için kuş evi, kediler için kedi evi tasarlayın.
Bir ev ziyaretine gidin ve bir misafir ağırlayın. Misafirinizi ağırlamadan önce evde yapacağınız hazırlıkları beraberce planlayın.
Bir akşam pijamalı anılar gecesi düzenleyin. Herkes pijamasını giysin ve lütfen televizyon kapalı olsun. Her biriniz sırayla çocukluğunuzla ilgili bir hikaye anlatın. Sessiz sinema oynayın eğer minnacık bir çekirdek aileyseniz fotoğraf albümlerinize bakın ve o fotoğraflarla ilgili anılarınızı anlatın. Gecenin ilerleyen saatlerinde doğaçlama gece hikayeleri anlatın birbirinize.
Bir gününüz teknolojisiz gün olsun. Cep telefonu (acil durumlar dışında) , tablet, bilgisayar, televizyon yasak olsun. Onlarla yapmaya çalıştıklarınızı onlar olmadan yapmaya çalışın. Gidin gazete ve dergi alın haberleri oradan okuyun. Bir kutu oyunu alıp ailece bilgisayar oyunu yerine o oyunu oynayın. İnternette komik videolar izleme ihtiyacınızı herkesin tanıdığı insanların komik ve eğlenceli yönlerini taklit ederek giderin.
Bir hafta sonu mutlaka doğa yürüyüşü yapın. Ağaçları, canlıları inceleyin. Yürüyüşte çocuğunuzla bol bol sohbet edin. Onunla dertleşin, şakalaşın. Anı defterine güzel bir kayıt geçirin.
Ama ne olur tatili eziyete çevirmeyin. Bu hem sizin için hem de çocuğunuz için gerçekten içinden çıkılmaz ve çözüme yönelik bir hareket olmaz. Karne beklediğiniz bir şekilde gelmemiş olabilir fakat çocuğunuzdan bütün tatil boyunca günde saatlerce ders çalışmasını beklemeyin. Bu sizin iş yerinde terfi almanız gereken zamanda alamadıktan sonra senelik izne çıkmanıza benzer. Bütün tatil boyunca çocuğunuz size “ Babacım yat sen yat, zaten yata yata alamadın bu terfiyi.” “ Hem terfiyi alamadın hem de denize gitmek istiyorsun!” “Seneye o terfiyi yine alma göstereceğim ben sana cep telefonuna bakmayı.” türünden herhangi bir çözüm üretmeyen ama oldukça can sıkan cümleler sarf etmesine benzer.
Tekrar başa dönelim o halde. Şubat tatil mi? Fırsat mı? Eziyet mi?
Cevaplar tamamen sizde.
Her şeyden önce tatil.
Dinlenmek ve farklı deneyimler kazanmak için bir fırsat.
Kesinlikle eziyet değil…